Peygamber Medine’ye hicret edince on altı ay Kudüs’e doğru namaz kıldı. Medine’de yapılan mescidin kıblesi Mescid-i Aksa idi. Müslümanlar Hicret’ten önce ve Hicret’ten sonra namaz kılarken Kudüs’e yönelirlerdi. Fakat Kâbe’nin kıble olmasını çok arzu ediyordu. Cebrail (a.s.)’e şöyle dedi:
-Ya Cebrail, istiyor ve arzu ediyorum ki Allah benim yüzümü Yahudilerin kıblesinden çevirsin.
Hz. Peygamber’in bu arzusuna Cebrail (a.s.) şöyle cevap verdi:
-Ben sadece bir kulum. Sen Rabbine dua et ve ondan iste.
Rasûlullah (sav) da yine Kudüs’e doğru namaza durdu Ve başını semaya kaldırdı. Namazı henüz bitirmemişti ki şu ayet-i kerime nazil oldu:
Bakara suresi 144. Ayet;
قَدْ نَرَى تَقَلُّبَ وَجْهِكَ فِي السَّمَاء فَلَنُوَلِّيَنَّكَ قِبْلَةً تَرْضَاهَا فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَحَيْثُ مَا كُنتُمْ فَوَلُّواْ وُجُوِهَكُمْ شَطْرَهُ وَإِنَّ الَّذِينَ أُوْتُواْ الْكِتَابَ لَيَعْلَمُونَ أَنَّهُ الْحَقُّ مِن رَّبِّهِمْ وَمَا اللّهُ بِغَافِلٍ عَمَّا يَعْمَلُونَ
“Doğrusu biz, yüzünün semaya doğru çevrilip durduğunu görüyoruz. Şimdi seni hoşnud olacağın bir kıbleye çevireceğiz. Yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Nerede bulunursanız bulunun, yüzlerinizi o tarafa çevirin. Şüphesiz ki, kendilerine kitab verilenler bunun Rablarından gelen bir gerçek olduğunu bilirler. Allah, onların yaptıklarından gafil değildir.”
Bu ayet gelir gelmez Peygamberimiz namazın içinde olduğu halde yüzünü Kâbe’ye doğru çevirdi.
Bu konudaki rivayetlerin en sağlamı, bu hadisenin Selemeoğulları mahallesinde cereyan ettiğini bildiren rivayettir. Bu rivayete göre Hz. Peygamber Selemeoğullarını ziyarete gelmişti. Onlar Hz. Peygamber için yiyecek bir şeyler hazırlamışlardı. Bu arada öğle namazının vakti girmişti. Cemaatle namaza duruldu. Farz namazın iki rekâtı kılındıktan sonra mezkûr ayet-i kerime geldi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) yüzünü Kudüs’ten Kâbe’ye doğru çevirdi. Cemaat de safları ile beraber döndüler. Erkekler kadınların, kadınlar da erkeklerin yerine geldiler. Böylece namazın geri kalan rekâtları yeni kıbleye doğru kılınmış oldu.
Bu hadisenin cereyan ettiği yerde bugün bir mescid vardır. Buraya el-Mescidü’l-Kıbleteyn (iki kıbleli mescid) denilmektedir.
Kıblenin değişmesi ile ilgili ayet geldikten sonra mescidde [Mescid-i Nebevi] bazı değişiklikler yapıldı. Kıble tarafına konulan ve mihrabı gösteren taş yerinden alınıp Mekke tarafındaki kapının yerine konuldu. Güneyde bulunan kapı da kuzey tarafına nakledildi.
Yukarıdaki haritadan anlaşılacağı üzere, Müslümanların ilk kıblesi mescidi aksa, yani kuzey istikametindeydi. Bakara suresi 144. ayet müslümanlar öğle namazını kılarken nazil olunca tam arka taraflarında, güney istikametinde kalan mescidi haram tarafına, namazın içinde dönmüşlerdir.
Eğer dünya küre şeklinde olsaydı, buna gerek kalmazdı. Çünkü kıble kuzey istikametindeyse, aynı zamanda kıble güney istikametinde de olur.
Şekillerde görüldüğü gibi; küre dünyada kıble hem önümüzde, hem de arkamızda olur.
O zaman ben dünyanın küre şeklinde olduğunu iddia eden insanlara şunu sormak istiyorum. Caminin kıblesi güney istikametinde ise, siz kuzey istikametine yönelerek namaz kılar mısınız? Çünkü küre dünyada kıble güneydeyse, aynı zamanda kuzeyde de olur.
Dünyanın küre şeklinde olduğunu iddia etmek, yeryüzünün her yerinde bir değil iki kıble yönü vardır demek olduğundan büyük bir sapıklıktır. Allah’ın sadece bir kıblesi, sadece bir kıble yönümüz vardır. Sen dünya küre dediğin an, yeryüzünün her noktasında iki kıble noktası olduğunu iddia etmiş olursun. O zaman camilerde hem güneye hem de kuzeye (kıble yönüne ve kıble yönünün tersine) namaza durmak dinen caizdir demiş olursun. Bilesin ki bu büyük bir küfür olur.
Yeryüzünün düz olduğuna bir delilde beyti mamurdur. Nedir beyti mamur? Yedi kat göğün üstünde bir evdir. Bu evin adı beyti mamurdur. Kuran-ı Kerim’de adı geçtiği için inanmak farzdır.
Tur suresi 4. Ayet;
وَالْبَيْتِ الْمَعْمُورِ
“Beyti Mamur’a”
Tur suresi 4. ayete adı geçen beyti mamur, 7. kat gökte bir evdir. Yeryüzünde Kabe vardır. Bizler yeryüzünde Kabe’nin çevresinde tavaf ediyoruz. 7. kat göğün üstünde beyti mamur bulunur. Melekler de beyti mamurun çevresinde tavaf ederler. Beyti mamur ile Kabe aynı hizadadırlar. Yani beyti mamurdan bir taş bırakılsa, Kabe’nin üstüne düşer. Peygamber Efendimiz Miraç gecesi 7. kat göğe çıktığında beyti mamurda namaz kılmıştır.
Şimdi eğer dünya küre ise; beyti mamur ile Kabe aynı hizada nasıl olabilir? Olamaz. Çünkü küre dünyada, dünya kendi çevresinde ve güneşin çevresinde dönmekte, aynı zamanda güneşle beraber uzayda bilinmeyen bir yere doğru hareket etmektedir. Öyleyse beyti mamur ile Kabe’nin aynı hizada olması mümkün olamaz. Ancak yeryüzü düz ise bu mümkün olabilir.
Bir tek kıble yönü olması gerekirken, dünyanın küre olduğunun kabul edilmesi halinde iki kıble yönü var olmaktadır. İki kıble yönünün var olabileceğini kabul etmek kişiyi dinden çıkarır. Bu sebepten dolayı yeryüzü düzdür.
Amerika birleşik devletlerinde, Amerika kıtasında bulunan Müslüman kardeşlerimiz kıble yönünü bulurken, küre dünya haritasına göre değil, düz dünya haritasına göre kıble yönünü tespit etmeleri gerekir. Örneğin Amerika birleşik devletlerinin, Şikago (Chicago) şehrinde kıble yönü; küre dünya haritasında doğu iken (doğuya yakın güney-doğu) , düz dünya haritasında ise kuzey-doğu olmaktadır. Öyleyse hangi kıble yönü doğrudur? Kıble yönü dünyanın düz olduğu farz edilerek, düz dünya haritasına göre bulunmalıdır.
kaynak : https://dzdnya.com/duz-dunya-kabe-ve-kible-tutarliligi/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder