Kuran-ı Kerim’de dünyanın düz olduğu apaçık yazılıdır. Dünya küre değildir. Kuran-ı Kerim’de dünyanın küre şeklinde olduğunu yazan ne bir ayet vardır, ne de bir ima vardır. Dünyanın küre şeklinde olduğunu iddia edenler, Kuran-ı Kerim’de dünyanın düz olduğunu yazan ayetleri inkar etmiş oldukları için, küfür içine girmiş olurlar.
Kuran-ı Kerim’de dünyanın yuvarlak olduğu yazmaz. Eğer Kuran-ı Kerim’de dünyanın küre şeklinde olduğu yazsaydı, bunu mutlaka peygamber efendimiz sahabelerine açıklardı. Çünkü Kuran-ı Kerim peygamber efendimize nazil olmuştur ve ayetlerin anlamını açıklamakta peygamber efendimizin görevidir. Allah insanlara dünyanın küre şeklinde olduğunu bir ayetle bildirecek ama peygamber efendimiz, bunu insanlara açıklamayacak, bu olacak iş değildir. Eğer herhangi bir ayette dünyanın yuvarlak olduğu yazıyorsa veya ima ediyorsa bunu peygamberimizin sahabelerine söylemesi gerekirdi. Böyle bir şey söylemiş mi? “Biz yeryüzünü düz olarak görüyoruz ama aslında yumurta gibi yuvarlak bir şeyin üzerinde yaşıyoruz. Bu ayetle Allah bize dünyanın küre şeklinde olduğunu bildirmiştir.” demiş mi? Dememiş. Sahabeler den herhangi birinin, “yeryüzünü düz olarak görüyoruz ama değil, yeryüzü küre şeklindedir” diyen var mı? Yok. Kuran-ı Kerim’de dünyanın yuvarlak olduğu yazıyor olsaydı, bunu peygamber efendimizin bildirmesi gerekiyordu. Yazdığı halde bildirmemiş olması, peygamber efendimizin, peygamberlik görevini tam yapmadığını gösterir. Kuran-ı Kerim’de dünyanın küre olduğunu yazdığını iddia etmek, peygamber efendimizin görevini tam yapmadığını, ayetin manasını halktan gizlediği anlamına gelir ki, bu büyük bir küfürdür.
Öyleyse Kuran-ı Kerim’de dünyanın yuvarlak olduğu yazılıdır diyenler dinden habersiz cahillerdir. Bu cahil adamlar naziat suresinin 30. ayetini tahrif etmişler, ayete deve kuşu yumurtası şeklinde dünyayı yuvarlattık anlamını vermişlerdir. “Dehaha” deve kuşu yumurtası şeklinde yuvarlamak anlamına gelmez. “Dehaha” deve kuşunun yuva yaptığı yeri ayağıyla düzeltmesine, düzlemesine, yaymasına denir. Deve kuşu, yuvasını ayağıyla nasıl yayıp düzleştiriyorsa, dünyanın da o şekilde yayılıp düzleştirildiği anlamına gelir.
Naziat suresi 30. Ayet;
وَالْأَرْضَ بَعْدَ ذَلِكَ دَحَاهَا
“Ve ardından yeryüzünü düzenleyip yaymıştır.”
Naziat suresinin 30. ayetinde geçen “dehahe” yaymak anlamına gelmektedir. Deve kuşu yuvası gibi yayıp döşendiğini belirtmek için kullanılmıştır. Ama özellikle bazı sapıklar bu ayetin anlamını değiştirmişlerdir. Bu kelimenin kökü deve kuşu yumurtası anlamına geliyor, yerkürenin deve kuşu yumurtası şeklinde olduğu 1400 yıl önce mucizevi bir şekilde Kuran’da bize bildirilmiştir diyorlar.
Ne yazık ki Kuran-ı Kerim’de bu tür kelime oyunları ile ayetlerin anlamlarının esnetilmesi, değiştirilmesi çok sık karşılaşılan bir durumdur. Örneğin dünyanın düz olduğunu yazan ayetler tercüme edilirken genelde yaymak, döşemek şeklinde tercüme edilmektedirler.
Yaymak nedir? Yaymak; Bir şeyi düzelterek bir alanı örtecek şekilde sermek anlamına gelir. Yani yaymak fiili, bir yeri veya bir şeyi düz olacak hale getirmek anlamına gelmektedir.
Kuran-ı Kerim’de yeryüzünün şekli ile ilgili pek çok ayet vardır, bu ayetlerde yeryüzünün düz olduğu bize bildirilmektedir. Bu ayetlerin hepsini değil ama bazılarını okuyalım.
Bakara suresi 22. Ayet;
الَّذِي جَعَلَ لَكُمُ الأَرْضَ فِرَاشاً وَالسَّمَاء بِنَاء وَأَنزَلَ مِنَ السَّمَاء مَاء فَأَخْرَجَ بِهِ مِنَ الثَّمَرَاتِ رِزْقاً لَّكُمْ فَلاَ تَجْعَلُواْ لِلّهِ أَندَاداً وَأَنتُمْ تَعْلَمُونَ
“O, yeri sizin için döşek, göğü de bina yapan, gökten su indirip onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkarandır. Öyleyse siz de bile bile Allah’a ortaklar koşmayın.”
Bakara suresi 22. ayetinde arz’ın (yeryüzü, dünya) bizim için döşek yapıldığı bildirilmektedir. Döşeğin ne olduğunu bilmeyenler için resmi aşağıdadır.
Yeryüzünün bizim için, resmini gördüğünüz döşek gibi düz ve sabit yapıldığı bu ayetten açıkça anlaşılmaktadır.
Nebe suresi 6. Ayet;
أَلَمْ نَجْعَلِ الْأَرْضَ مِهَادًا
“Arzı döşek kılmadık mı?”
Taha suresi 53. Ayet;
الَّذِي جَعَلَ لَكُمُ الْأَرْضَ مَهْدًا وَسَلَكَ لَكُمْ فِيهَا سُبُلًا وَأَنزَلَ مِنَ السَّمَاء مَاء فَأَخْرَجْنَا بِهِ أَزْوَاجًا مِّن نَّبَاتٍ شَتَّى
” Yeryüzünü size döşek (beşik) yapan, orada sizin için yollar açan ve semadan su indiren O’dur. Sonra da onunla, farklı farklı bitkilerden çiftler çıkardık.”
Zuhruf suresi 10. Ayet;
الَّذِي جَعَلَ لَكُمُ الْأَرْضَ مَهْدًا وَجَعَلَ لَكُمْ فِيهَا سُبُلًا لَّعَلَّكُمْ تَهْتَدُونَ
“ O, size yeri beşik kılmış ve orada, doğru gidesiniz diye yollar var etmiştir.”
Zuhruf suresi 10. ayetinde arz’ın beşik kılındığı bildirilmiştir. Beşik resmi aşağıdadır. Beşik resminden de açıkça anlaşılacağı üzere yeryüzü düzdür ve hareketsizdir.
Nuh suresi 19. Ayet;
وَاللَّهُ جَعَلَ لَكُمُ الْأَرْضَ بِسَاطًا
“Ve Allah, yeri sizin için bir yaygı yaptı.”
Nuh suresi 19. Ayetinde geçen yaygı ne anlama gelmektedir? Yaygı, “halı, kilim gibi, yere ya da döşeme üzerine serilen örtü.” anlamına gelmektedir. Bu ayette yeryüzünün düz olduğu açıkça bildirilmiştir.
Gaşiye suresi 20. Ayet;
وَإِلَى الْأَرْضِ كَيْفَ سُطِحَتْ
“ Yeryüzüne bakmıyorlar mı, nasıl yayılmıştır”
Gaşiye suresi 20. ayetinde “sutıhat” sözü yeryüzünün dümdüz olacak şekilde satıh yapıldığını ifade etmek için kullanılmıştır. Bu ayetten yeryüzünün dümdüz olduğunu apaçık anlarız.
Şems suresi 6. Ayet;
وَالْأَرْضِ وَمَا طَحَاهَا
“Yere ve onu yayana”
Şems suresi 6. ayetinde yeryüzünün yayıldığı bildirilmektedir. Yaymak daha öncede bahsi geçen bir düzlemek, düz yüzey oluşturacak şekilde sermek anlamlarına gelen bir fiildir. Bu ayetten açıkça yeryüzünün düz olduğu anlaşılmaktadır.
Rad suresi 3. Ayet;
وَهُوَ الَّذِي مَدَّ الأَرْضَ وَجَعَلَ فِيهَا رَوَاسِيَ وَأَنْهَارًا وَمِن كُلِّ الثَّمَرَاتِ جَعَلَ فِيهَا زَوْجَيْنِ اثْنَيْنِ يُغْشِي اللَّيْلَ النَّهَارَ إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَاتٍ لِّقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ
“ Yeryüzünü uzatıp, yayan O’dur. Orada dağlar ve nehirler kıldı (yarattı, oluşturdu). Orada bütün ürünlerden ikili çiftler (zıt cinsli eşler) yarattı (oluşturdu). Geceyi, gündüze örter. Muhakkak ki; bunda tefekkür eden kavim için elbette âyetler (deliller) vardır.”
Zariyat suresi 48. Ayet;
وَالْأَرْضَ فَرَشْنَاهَا فَنِعْمَ الْمَاهِدُونَ
“Yeryüzünü biz yayıp döşedik: Ne güzel döşeyiciyiz”
Zariyat suresi 48 ayetinde geçen yaymak fiili bilindiği gibi düz hale getirmek anlamına gelmektedir. Döşemek fiili; düz zemine halı veya parke türü yapı malzemesiyle kaplamak anlamına gelmektedir. Dolayısıyla bu ayetten apaçık yeryüzünün düz olduğu anlaşılmaktadır.
Kaf suresi 7. Ayet;
وَالْأَرْضَ مَدَدْنَاهَا وَأَلْقَيْنَا فِيهَا رَوَاسِيَ وَأَنبَتْنَا فِيهَا مِن كُلِّ زَوْجٍ بَهِيجٍ
“Yeryüzünü de yaydık ve orada sabit dağlar yerleştirdik. Orada her türden iç açıcı çift bitkiler bitirdik.”
Hicr suresi 19 ayet;
وَالأَرْضَ مَدَدْنَاهَا وَأَلْقَيْنَا فِيهَا رَوَاسِيَ وَأَنبَتْنَا فِيهَا مِن كُلِّ شَيْءٍ مَّوْزُونٍ
“ Yeri uzatıp yaydık, orada sabit dağlar yerleştirdik, yine orada miktarı ve ölçüsü belirli olan şeyler bitirdik.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder